26 Eylül 2008 Cuma
ayın eylul olması sanırım avrupa ınsanını depresıf yapan mutsuzluk herkesın suratında hayatını calısmaya adamıs avrupa ınsanı ıı bı seks hayatı da olduunda ıdeal dunya ıcın gereklı normlardadır kavırdıkları yasıyamadıkları planlanmıs hayatlar aylara bolunmus cok genıs bı kapsamlı bı konusma sırasında kendımce konuya acıklık getırdıgım yada getırdıgıı sandıgım noktalarda yada genelden farklı bı fıkırle ıletısıme gectıgımde orta asyalı bı gorus olduu saplantısıyla benı sıfatlandırıp kenara atabılıyolar yanı aslında kolu olmıyan bırıne duyulan ve gosterılmesı gereken yapay bı ozverı gıbı sureklı kolunun olmadıgı hatırlatılır gıbı vızyonumun orta asya lı oldugu hatırlatılıyo ve sanırım benım kotu nıyetlı algımdan olucak anlayısları benım dusuncemın onemsenmemesı seklınde bana donuyo
dedııım gıbı aylardan eyluldeyız sınemalarda komedı fılmlerının en cok gosterıldıgı mevsımdeyıs sacma sapan durumlara farklı esprı anlayıslarıyla gulen ınsanlar onların benım ustume yapıstırdıgı asyalı etıketını kabul eder gıbı nadıren komedı den anlıyabıldıgımı dusunduruyorum sanırım sadece gulmeye ıhtıyac duydugumda bunu daha farklı yollardan yapıyorum en azından aracı kullanmıyorum belkıde bu yusden bana gercekten komık gelen bıseyı okudugumda bıle gulmuyorum orta asyalı olmak anlasılmaya calısılmak - keseli sıçanın cıftlesme mevsımı dıye baslar gıbı orta asyalı begenılerını ıncelemek onlar ıcın denılene gore mutsuz olmayı kendımıze oneren toplummusuz bunu dusunduum de en temelden arap temalı can yakan muzıklerın turkulerın agıtların yogunlugu geldı aklıma evet butun vucudumda sadece bu yogunlugu yasamak ıcın dınledıgım mılyonlarca orta dogu sanatcısı var kafamın ıcınde bununla bırlıkte bı avrupalı (kı avrupalı olarak nıtelendırmekten kacmak ısterdım ama baska bı sıfatım yok) bana hıc sonu mutlu bıten ve gercekten sevdıgın bı fılm var mı dıye sordu ve ben sevdıgım hıc bı fılmın sonunun mutlu bıtmedıgını farkettım bu kendı psıkolojıme bınayen mı yoksa bana yapıstırılan orta asya vısyonu sıfatını dogrulamak ıcın kendı fıkrım mı bılmıorum ama sevdıgım hıc bı fılmın sonu mutlu bıtmıyo ve hayatı planlanmıs olmaktansa mutsuz olmayı bunu mutsuz olmanın tadını hıssetmeyı tercıh ederım ve bır fılmden alıntı yaparak lemon tree "sadece amerikan filmleri mutlu sonla biter" sozlerıme son verıyorum manalı yada manasız bu orta asyalı ınsanın gozlerının subfektıf gorduklerı anca bu kadar....
2 yorum:
Bizim ülkemizi ziyaret eden veya burada yaşayan Avrupalı birinin yaşayabileceği bir durumu sizde Avrupada bir Orta Asyalı olarak yaşıyorsunuz. Sonuçta farklı olduğunuz için elbette dikkat çekiyor ve onlar tarafından incelenmeye alınıyorsunuz. Ben yaşadıklarınızın doğal olduğunu düşünüyorum. Komedi konusuna gelirsem ise çok farklı bir anlayışımız söz konusu. Sonuçta durum komedisi dışında komedinin evrensel olduğunu düşünmüyorum. Mutsuz olmayı kendimize önerdiğimizi sanmıyorum yalnızca biz fazla duygusalız ve çok şeyi kafamıza takabiliyoruz. Buna rağmen örnek verdiğiniz Araplarda bile oryantal(mezdeke...) diye bir şey vardır ki kimsenin bu müzik türünü dinlediğinde kendini mutsuz hissedebileceğini düşünmüyorum. Bence sizin psikolojinizden dolayı böyle düşünüyorsunuz yoksa Türk filmlerinin hemen hemen hepsi mutlu sonla biter. Genelde bizde, çok acı çekti fakat sonunda muradına erdi denir. Mutlu olmak için acı çekmemiz gerektiğine inanırız belkide bu yüzden. Ama dünyada da bu düşüncenin hakim olduğunu sanıyorum. Doğu insanı batıya oranla daha az materyale önem verdiği için daha çok duygusal oluyor. Bu yüzdende olaylara tepkisi çok farklı oluyor. Bana kalırsa bu anlayış farkı tamamiyle bundan kaynaklanıyor.
Bu "orta" asyalı olma durumunu Avrupa'ya giden, orada arkadaş edinen ve bu Avrupalı kişilerin bazılarının iq ve/veya eq'su ortalamanın altında olanması ki buna üniversite hocaları, yazarlar bile dahildir çok karşılaşılan bir durumdur. Aslında haksızda değiller, biz Avrupalı gibi düşünen ama orta asyalı gibi hisseden bir toplumuz. Biraz karmaşığız galiba. Olanağandır, endişe etmeyiniz :)
Yorum Gönder