31 Temmuz 2008 Perşembe

"ozgun" sanat

son donemlerde sanemin sevmeigim yada sevmiycegimi dusundugumm insanlara sarki gonderme safasina kadar costugu bloga eski cumhuriyet gazetesi formunu vermek uzezre kollari sivamis bulunmaktayim stajimin baslamasiyla akil almas kapali irkci avrupa sanat cevresi icinde nefes almaya calisiyorum.. galerilerin yerini sanat merkeslerinin aldigi ve bu sanat merkeslerinin kendi ideolojileri disinda sanatcilari bunyesinde barindirmamak gibi bi fikirle yola ciktigi ve adina sanat denilen bu eylemi bu denli korelten buna ragmen avrupanin sant a tesfik ettigini dusunmemisi sagladiklari bu yerde bu kadar yoz yani kisir bi camiya olduguna karar verdim gozumusde buyutulen bu yerin aslinda grafikten ileri gidemedigi herkesin birbirini tanidigi tanimakla kalmayip baskalarina karsi da birbirini doldurdugu kapali bi yer burasi bi o kadar da kucuk su siralar evimde yasiyan ressamla konustugumda burdaki sanat merkezlerinin aldiklari kararlardan kararliliktan bahsettik karar vermenin olum oldugunu savunuyodu ressamim. bunu blogun kendi ideolojisine cok yakin buldum cunku bisde karar vermekten olesine korkuyorus ki aldigimis kararlari sorgular hale geldik sorgulamak la kalmayip karsimisdakinin sorgulamadigini gorerek beklenti icine girdigimisi farkettim sorgulamayla gelen haklilik duygusu yada ego sorunu butun bunlara ragmen kiskanclik icinde bulundugum grafikerler modacilar ressamlar icin gune baslarken aldiklari bi hap gibi dislerimi biliyerek disariya yada bi sergi acilisina gider oldum bu kadar girizgahtan sora asil gelmek istedigim yer dun gordugum kurator kadinin evlatligi zenci bi kizaydi aslinda o zenci kiz olesine ilgi goruyodu ki etrafindan evlatlik oldugu cok acikti cunku annesi yeterince sarisin bi avrupaliydi kadiin bi zenci secmesinde ki asil amac neydi cok yapay ve urkutucu bi durum gibi geldi bana irkcilik asil burdaydi bence o kizin zenci olmasinda hatta bunun aktuel bi eylem olmasinda onun gordugu ilgi sirf evlatlik oldugunun gozume sokulmasi zenci sevvimli bi kiz olmasi ozel olarak mi secilmisti yoksa farkli bibaglari mi vardi bilemiyorum amakizin gordugu ilgi hicte dogal diildi kiz siradan sarisin mavi gozlu bi kiz olsaydi ayni ilgiyi gorucekmiydi bilemiyorum ama bu toplulukta (avrupa sanat insani) fazlasiyla kisir bi o kadarda korkutucu seylerin icinde kendimi var etmeye calisiyorum adimin dogu taraflarindan geldigini hatta kirgiz turkcesinde de var oldugunu bilerek bu irkci olmiyan tutum beni neden var edemiyodu onu bimeiyorum celiskimi yoksa gercekten yeteneksizmiyim...

30 Temmuz 2008 Çarşamba

Takıntılı insanlar mıyız? Ev arkadasım geldi ankaradan, eski gunleri düşündük, okulun ilk başladığı zamanları, bi arkadasımız vardı yunus tu kendüsü. Dün gece internette 2 saat boyunca deli gibi adamı arandık.
Eski arkadaşlar değerli oluyo galiba, adamı nasıl kaybettik, nasıl iletişimi kopardık hiç hatırlamıyoruz, ama çok eğlenirdik beraber, yine bir araya gelsek ne konuşuruz acaba diye düşündüm bütün gece, hala eğlenebilir miyiz o kadar acaba?
Söylediği her şeyi yapardım nerdeyse, niye o kadar sevmiştik acaba birbirimizi hiç hatırlamıyorum, niye nişanlandın be yunus bok mu vardı, demiştim en son. Sonra bi yerden kopmuştuk galiba..Feysbukta da yok oysa, niye var bu feysbuk o zaman? Hani eski arkadaşlarımızı bulabiliyoduk? Yalancı herkes yau! İsyankar oldum..
Belki de o kadar da mühim şeyler değildi yani, niye aradık ki o kadar bu adamı? Hani olur ya bazen bazı insanlar çok mühim olur senin için, çıkmaz aklından ama o seni belki hayal meyal hatılıyordur.. Bazen öyle hissediyorum bi çok insanla ilgili ya da belki cok onemlı oldugunu sandıklarım ya da cok onemlı olanlar beım ıcın bana oyle hıssettırıyorlar. Bu da öyleydi galiba yani beraber cok bişi yapıyo da değildik, toplaşır gider içerdik en fazla ama cok da severdim keratayı o ayrı. Eşşek yaşındaydı bi de ama küçücük çocuk gibi karda kışta deri ceketiyle yatar yuvarlanırdı yani. Neyse belki o hiç hatırlamıyodur, görse kimdi lan bu der belki tanır şaşırır filan bilemiyosun işte. İlginç yani. Herkesin başına geliyodur umarım bu ya, herkes böyle olabılcegınden korkuyodur umarım cunku bir konuda daha sorunlu oldugumu dusunursem kendımı surdan atabilirim.Bi de belki de bu kadar cok sevmıyorumdur aslında, etrafımıdaki diğer ınsanlar ıgrenctı cunku yani ve onu daha cok sevıyodum, o yuzden cok sevıyorumus gıbı de gelıyo olabılır.

Neyse, Şu şarkıyı Johannes leopold von Emre' ye ithaf etmek istiyorum..herneyde yaşıyor ve yaşatılıyorsan 80'ler insanı, sebastian bach öpsün seni :))))
Hatta "o da mı geymiş lan vaaay a.ına koyyuummm!!"

28 Temmuz 2008 Pazartesi

Birileri var.. Kim var lan orda?

Aslında bir konu var..
neden konuşamayız?
neden hep suskunsun?
ben güzelim kadınlar berbat!
neden buna gülmezsin?
neden hep mutsuzsun?
sorular sorunca dersin ki,
neden çocuksun neden büyümezsin?

elimde cevabım yok!
olsa neye fayda, yüzün bana dönmez ki..

ağzımda hep tadı var,
üzüm gibi paslı bitince gitmez!
hem yarası hem dikeni var!
batırır beni de yaralar,
acıtır sabahlarımı..

birileri var birileri var
birileri yine sarhoş!
birileri yaz birileri kış
birileri önce!
birileri bize apaçık, birileri pişman!
birileri bize çok acı!
birileri çok acı!
birileri bize çok acı getirdiler!
birileri farkında birileri farketmedi!
birileri sağ birileri sol birileri farketmedi!
o da bunu görmedi!
bu da sana hiç yetmedi…

üçgen gezegenleri meşhur cinayetleri
yine onu vurdular yine ona bam!
yine geri sar, yine sarhoş
yine benden uzak kalmış!
beni terketmedi, beni bırakıp gitmedi!

bir yanı tura bir yanı yazı,
bir yanı da bana kalmış!
yine ona ne güzel seslendiler…
yine gözü apaçık, gözleri apaçık!
birileri bize çok acı çektirdiler!


16 Temmuz 2008 Çarşamba

- bana dogruyu soyle ozan !!!

simdiye kadar cok rahat ve hizli yalan soliyebildim inandirici olduklarini dusundugum de oldu karsimdakini aptal yada kendimi daha zeki sandigim iciin diil sadece kendi cikarlarim icin cocukken gunah diye tanimladigim yalan olurdu, oyleki gittigimis tarihi bi mekanda gunahlardan arindirdigina inanilan bi magaranin oldugunu solemislerdi ve ben magaradan gectikten sora ilk dusundugum sey artik yalan soliyebilicem olmustu sadece kucuk onlemler icin soledigim di yalan; benim icin tabiki bi guvensizlige gebeydi bu durum ailem ki hala guvenmesler bana kendimi yalan soledigim icin aklamaya calismiycam ama bana gore yalaanin soliyenden cok kime solendigi daha onemlidir bu durumda neden bana solendi gibi bi soru yalan solenen kisi tarafindan dusunulmelidir butun bunlara ragmen yalan i tarafimdan solenidiginin karsi tarafca bilinmesi farkli bi samimiyet te dogurur ki kendimi daha durust bile buldugum oluyo bu sebepten, yalani savunmuyorum sadece insanin faktor olusundan kaynaklanan bu eylem hayatimisda ve birilerinin yalan i hayatindan yokmus gibi tutmasi yada baskalari tarafindan yapildiginda ki buyuk tepkilerini cok durust bulmuyorum samimiyet ve guven durumu birinin yalan soleme ihtimalini de ongormek olmalidir? buna bagli olarak kotu oildugunu dusundugumus huylarinda kendini inkar halini yaninda getirdiklerini dusunebilirim bencilligin insanin dogasiyla paralel oldugunu bilirken cocuklara paylasmayi olumune ogretmek karsiliksiz bisiyler yapmak gerektigini solerken aslinda insanin karsiliksiz hic bisey yapmadigini unutmak hayatima yansittigimda bu solediklerimi kafasindan bi turlu kalkamadigim sanem icin yaptigim karsiliksiz onca seyi dusunursek aslinda tamamen karsiligi beklenen seyler oldugunu kendim bile gorebilirim bi anne gibi onun beni daha fazla sevmesi icin yapilan eylemler dir bunlar bi anne de cocugunun onu sevmesi icin bu sevgi icin yapar burdan tabi benim cinsiyetim haytim boyunca anne olamiycagimla ilgili bi savunma getirilebilir sonuc olarak gelmek istedigim noktanin yakinlarinda insan kotu oldugunu sandigimis yada bise ogretilen kotu duygu ve tepkilerden ibarettir ama kismende olsa dogaldir...bu kadar yargidan sora kendimi sorgulamam gerekirse yazi konularimi mumkun oldugunca zitlasilabilicek yada farkli olduigunu dusundugum yerlernden yazmaya calisiyorum amacim ilgi cekmek olabilir sadece farkli olma kaygisiyla cocukken yaptigimis gibi bi ciglik seklinde algilanabilir dogrulugu tartisilir fakat genede yalan gerekli ve varligini kedimizi de icinde tuitarak reddedilmemesi gerektigini dusundugum bi aliskanlik hali (noktalara ve cumle bitimlerine dikkat hepsi aslinda bi soru cumlesidir ve kendime sorulmustur)

14 Temmuz 2008 Pazartesi

velet!!

evett.. uzun bi zamandır yazamamamın hıc bı bahanesı yok, cunku yaza-a-mamaktan değil, üsengeçliğimden yazmadıgımdan bı suru azar işittim ozandan :)
o zaman, yarın mısafırlerımız gelıyor dıye baslamak ısterım. bu mısafırlerın arasında daha once hıc gormedıgım kucuk bır oglan çocuğu da var. bu tamlamayı tamamen onu asagılamak ıcın yaptıım. yoksa kucuk adam, minik erkek filan gibi iğrenc şeyler de yakıştırabılırdım pekala zira kendısı anneme "seza bebek" diyen ve evet, bunu "hey baby 'com here!" modunda zikreden 5 yaşlarında bir velet.
cocuklardan nefret ederım. bu bırıncısı. hormonal olarak cocuk yapma modunda olsam ve her cocuga agzımın suları akarak baksam da, onlardan gercekten nefret edıyorum.
bu ufaklık daha gelmedı. fakat gelınce emınım kı mılyon tane patavatsız laf edecek, ben de agzına vurcam, anası -kı onu da tanımıyorum henuz- bana kızamıcak cunku mısafır, fakat ortam baya iğrenclesecek.

bı dusunun kucuk cocuklar ne kadar rezalettır, hele olabıldıgıne kaba kucuk erkek cocukları. hayır kımse bana "onlar saf,naif ruhlar" (ince ses tonu ve acıyan bı ıfadeyle soylenecek) o yuzden vırk zırk mavalı okumasın. ben 4 yasındayken gayet bılınclı ve kıbar bı cocuktum. yaptıgım ettığım "kotu" seylerı de cocuklugun avantajlarından faydalanarak yaptıgımı cok cok ıyı bılırdım. sımdıkı veletler bızden cok daha zekı ıddaları ortada dolastıgına gore kımse bana yok bık bık yapmasın kardesım.

bak sımdı, bu cocuklar soyle yapar genelde.. al cocugum sunu hebehebeye gotur bakalım, "hehehe o girkine mi" veya.. aa anne bak şu helehe ne kadar şişko.. aa senin burnun nıye bu kadar buyuuk? fılan. cocuklar bunları bilinçli bi şekilde yaparlar efendım.. dogduktan sonra vaftız gerektırırler.. ya da arada bi dövmek lazımdır.. ya da sadece bağırmak yeterlı olur.. fakat ne olursa olsun..cocugunuzu ıyı yetıstırın, yoksa cok fena çakarım suratına!